Çarşamba, Eylül 20, 2006








beden, aklın ve ruhun karşısında...


koruyor kendini, cerahatlendiriyor ruhun acısını, aklın itaatkarlığını yöntemler bulup deliyor...

beden, akıl ve ruhdan ayrı

ötelettiriyor, iteliyor, ...

bir ölüm, bir ölüm daha, bir savaş bir savaş daha, bir acı, bir acı daha...





blue'da julie, kızını ve kocasını kaybettikten sonra gittiği kır evinden çıktığında, bileğini duvara sürterek yürüdü, yürüdü...
bildim...
iç/ruh acısının beden acısına dönüşmesini...
beden'i acıtarak ruh acısının öteleneceği "saf"lığı...
beden kazanıyor, sonunda, eninde ya da
sonunda...
akıl "anlamı" kuramadığında
ruh "pörsüdüğünde"...

Hiç yorum yok: