Çarşamba, Kasım 22, 2006

jö nes vi pa avek ma solitüd

Bazen daha fazladır her şey



bazen değil, hep, fazlalık yüreğindedir, gözlerinle gördüklerinde, duyduklarında...
hatırla,
güneşe ve göğe yakınlığında bir sabah,
atların savrulduğunu gün doğumunda, doğumlarında...


Bir eşikten atlar insan Yüzüne bakmak istemez yaşamın O kadar azalmıştır anlam



anlam yok oluyor zamanla,
yok olur zamanla,
kendi varlığın...
sabahları, taksim-bostancı dolmuşlarına giderken...
hava, gittikçe soğuyor...
ya da geçen yıl, doğum yılımda, nevi-zade'de otururken
karşı'ya giden otobüslerin çalışan motorlarının egzosları'nın bitiminde yaşlı bir kadın durur, bilir misiniz? ısınır, egzos sıcaklığında,
seksenlerini aşmış, o kadını berisindeki mukavva topladığı büyük çuvalı çekerken gördüğünde
sen, ben, o sıcaklığı bedenlerde arama telaşında iken...
ya da
ya da
şu an
dünyanın bilmem nerelerinde ...
kardeşim anlattı. kiev'de, metro girişinde bir mobilya mağazasının reklam broşürlerini dağıtan yaşlı adamı gördükçe içinin ağladığını...
bir benden daha mı var?


O zaman hemen git radyoyu aç bir şarkı tut Ya da bir kitap oku mutlaka iyi geliyor Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar

sokağımın altında travestiler, sokağımın üzerinde de orospular oturur, yazında da kışında da, yılların,
bazen geçerken yanlarından, gözleri değer,
haftasonlarının radikal eklerini, sıcak fırın ekmeğini, salamını, yumurtasını isterken bakkal'dan, sabahın köründe
onlar üç liralık prezervatif isterler...
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
değil midir bu?

Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor


hatırlar mısın, güneşi batırmaya ve doğdurmaya niyetlendiğin o dağ tepesinde dolanırken, suların altında şırıldar ve şarıldarken,
elini uzattığında kayanın kıvrımında ya da elin uzandığında diğer el'e, ne zaman kirlendiğini bilmeden/hatırlamadan "arınmaya yöneldiğin" an' ve an'ları?

Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün Ayrılıktan kaçılmıyor Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür Ömür imtihanla geçiyor Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem



yıllar oldu, nasıl da hatırımda hala... ahmet altan, daha hürriyet'te yazıyordu, on beş yılı aşmış olmalı, bir yazısı vardı, ... evinde... gaipten, annesi sesleniyor... diyor ki
"sen neden yanlızsın yavrum?
nerde sevdiklerin? nerde bıraktın onları?"
reggianni plaktan "yanlızlığımla başbaşayım" derken,
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir Acının insana kattığı değeri bilirim küsemem



kimleri unutmadık ki... yüzlerini, seslerini... arada kokular geldiğinde... geçmiş ise zaman birlikte... nedir alıkoyan tekrarını?


Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir Bir şiirden bir sözden Bir melodiden bir filmden



yu ar olveys on may maynd' da ya da şubert'in piyano tuşlarında dolanırken, ayrı ülkelerdeyken, dememiş miydin bana, "bu şarkılar, bizim... senin ile benim" diye...

Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor Yıldızların o ışıklı fırçası azıcık değmeden Bu şahane hüzün tablosu tamamlanmıyor Ama fazla da üzülme hayat bitiyor


biliyorum bittiğini, bazen
beklemiyor muyuz?
bana, sadece bir kere sarılmıştın. ayrı bir şehre gittiğimizde.
soğuk odada.
pis şilteli-ince süngerli otel odasında.
"napabilirim ki Oğlum" demiştin, ellerinle sardığın sırtıma vurarak...
oysa ki ben senin sarılmayı hiç bilmediğini düşünmüştüm, ...


bir gün Ayrılıktan kaçılmıyor Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür Ömür imtihanla geçiyor Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir Acının insana kattığı değeri bilirim




küsemem Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir

Hiç yorum yok: