Pazar, Kasım 26, 2006
Çarşamba, Kasım 22, 2006
jö nes vi pa avek ma solitüd
Bir eşikten atlar insan Yüzüne bakmak istemez yaşamın O kadar azalmıştır anlam
O zaman hemen git radyoyu aç bir şarkı tut Ya da bir kitap oku mutlaka iyi geliyor Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k ç ı ğ l ı k
Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor
Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün Ayrılıktan kaçılmıyor Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür Ömür imtihanla geçiyor Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir Bir şiirden bir sözden Bir melodiden bir filmden
Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor Yıldızların o ışıklı fırçası azıcık değmeden Bu şahane hüzün tablosu tamamlanmıyor Ama fazla da üzülme hayat bitiyor
bir gün Ayrılıktan kaçılmıyor Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür Ömür imtihanla geçiyor Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir Acının insana kattığı değeri bilirim
küsemem Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir
Salı, Kasım 21, 2006
Pazartesi, Kasım 20, 2006
Çarşamba, Kasım 15, 2006
"hayatın anlamı" mı? click to experience...
.... 70'lerin o siyasi ortamında ankara gazi'de okuyan dayımdan köylerde, kenar mahallelerde yaşayan köylü çocukların resimleri olan kartpostalları gelirdi, bayramda, seyranda. küçük alt orta sınıf aile yaşantımızda bu görüntüler yoktu hiç. ama "dışarıda" olanların, gösterilmeyenlerin hayatlarına ait kanı o küçük yaşlarda oluşmuştu. o kartpostalların dini bayramlarda kent sokaklarında satılmasının amacı bu olsa gerekti. (gerçi yıllar yıllar sonra dayımın hiç o taraklarda bezi olmadığını öğrendiğimde, hele de solculuğa hiç bulaşmamış olduğunu duyduğumda büyük hayal kırıklığı yaşamıştım.)
Salı, Kasım 14, 2006
Cuma, Kasım 10, 2006
Çarşamba, Kasım 08, 2006
Salı, Kasım 07, 2006
Pazartesi, Kasım 06, 2006
Pazar, Kasım 05, 2006
kashmir kaynıyor
eli silah tutacak bedenler aranıyor...
...
iktidar için insan et'ten ibarettir. kendi hakimiyet alanına olası saldırılara karşı ya da kendi hakimiyet alanı yeterli gelmediğinde bu alanı genişletmek üzere o et'leri öne sürer. bir de damgalar... kaç tane var? kaç tane kaldı? kaç taneye daha ihtiyaç var? gibi sorulara kolay yanıt almak üzere...
gözlerimi hatırlıyorum
bir parça yeşil
bir parça da bulut
ne zaman geldim buraya? hangi gün? hangi saat? zaman neden yok burda? neden her yakınlaşan ayak sesi onların? neden soruyorlar? adlar yok ki burda, zaman yok ki burda? neyi kimle ne zaman mı yapmışız? bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum yerden kalkamamak denemek ama kalkamamak kalksan bile orda neyin kimin olduğunu bilememek siyah
beyaz, kaybolma, ne olur?
dünyayı değiştirmek istemedim ki ben daha yaşanır olsun istedim daha dokunulur daha paylaşılır yok o kadar değil az daha az olsa yeterdi yollar değildi gittiğim ne duvarı ne sokağı sadece renklerdi
hala bilmiyor olmalılar nerde olduğumu kim'e soracaklar nerede arayacaklar ne kadar bekleyecekler daha daha daha
beyaz, beyaz kaybolma ne olur...
Cumartesi, Kasım 04, 2006
cam kırıkları...
nazım'ın sözleriyle...
Cuma, Kasım 03, 2006
Perşembe, Kasım 02, 2006
Çarşamba, Kasım 01, 2006
ne çabuk büyüyorlar... annelerinin ağzında getirdiğini kapmaya çalışıyorlar.