tuhaf bir gülümsemeyle karşıda duruyor hayat...
ümit etmeyi/umutlanmayı/tüm yüklettiği yorgunlukla sıyırıp alırken ellerden,
"ellerim, babamin ellerine benzemeye başladı"
gök ağır
toprak ağır
kalabalık ağır
ses ağır
bir tek kıyısını kavrayabildiğimiz, anlamını ancak bir tek kıyısıyla kurduğumuz denizin öyküleri yoktur bir kara adamı için. yolculuklara, ister gerçek ister düşsel olsunlar, yakıştırdığımız son, öbür kıyıda bitse bile, deniz gene tek kıyılıdır, üzerinde yaşayıp çalışan biri olmadıkça. istediğim, denizi yazmak. zümrütlerin, gökyakutların sabrını; ağaçların tarihsizliğini... her şeyin bir aradalığına yenik düşeceğimi bile bile...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder